Bağırsaklarımızda yaşayan trilyonlarca ve ağırlığı 2 kilogramı kabul eden mikroorganizmalar bulunmaktadır.

Bu bakteriler, oldukca mühim hormonların, enzimlerin salgılanmasında önemlidir. Bu bakteriler yararlı ve zararı olan olarak ikiye ayrılır. Yararlı olanlara probiyotik denir.

Bağırsak florasının tertipli olması için probiyotik bakterilerin daha çok olması önemlidir. Zararı olan bakterilerin fazla ürememesi gerekir. Aksi halde, geçirgen bağırsak sendromu ile karşı karşıya kalınabilir.

Bu da birçok kronik hastalığın nedenidir.

Mevzuya ilişkin açıklamalarda bulunan Sıhhat Yazarı Dr. Gülsüm Kartal, mikrobiyotada bulunan probiyotik bakterilerin ilk görevlerini bağırsak sağlığını korumak bulunduğunu belirtti.

Mikrobiyata ve bağırsak sağlığımız: Bağırsaklar ikinci beynimiz mi VİDEO

İkinci beyin: Bağırsak

Son yıllarda meydana getirilen araştırmalarla probiyotik bakterilerin faydalarının tüm vücut için lüzumlu birçok hormon ve enzim salgıladıklarını gösterdiğini belirten Dr. Kartal, beyin sağlığına kadar birçok tesirleri bulunduğunu açıkladı.

Bu yüzden, bağırsaklara ikinci beyin denildiğini söylemiş oldu. Kartal, probiyotik bakterilerin açlık ve iştah merkezini de bastırdığını, bu şekilde aşırı kiloluluk ve diyabetten korunmayı sağladığını, Alzheimer’dan görevli çeşitli enzimler salgıladıklarını açıkladı.

Yararlı bakterilerin daha çok olması için neler yapılmalı?

Dr. Kartal, mevzuya ilişkin açıklamalarında şu ifadeleri kullandı:

“Ilk olarak yeme ve yaşam biçimi ile oldukca fazla alakalıdır. Hareketli olmak, mikrobiyatadaki probiyotik bakterilerin artmasını sağlar. Ek olarak yeme biçimi oldukca önemlidir. Fermente gıdalar; yoğurt, sirke, kefir ve turşu şeklinde gıdalar da probiyotik bakterilerin çoğalmasını sağlamaktadır. Soğan, sarımsak, lahana domates şeklinde bitkiler de etkilidir. Organik gıdalara ve oldukca fazla hormon içermeyen besinlere yönelmemiz iyi olacaktır.”