Başbakanlık vazifesini devretmeye hazırlanan Angela Merkel ile beklenen halefi Olaf Scholz başkanlığında bugün 16 eyalet başbakanının iştirakiyle yapılan toplantıda, Covid-19 salgınıyla çabada yeni tedbirler kararlaştırıldı.

Almanya genelinde artık dükkanlara, restoranlara, sinema ya da spor salonlarına girişte, koronavirüse karşı aşılanmış ya da hastalıktan güzelleşmiş olma şartı getiriliyor. Aşı olmayanlar, toplumsal hayatta geniş sınırlamalarla karşı karşıya kalacak.

Merkel, toplantı sonrasında düzenlenen basın toplantısında “durum çok ciddi” diyerek, dördüncü dalganın kırılması için yeni kurallara uyulması ve ulusal seviyede dayanışmanın sergilenmesi gerektiğini vurguladı.

Olay sayılarının yüksek olması nedeniyle pek çok hastanenin ağır yük altında olduğunu; kimi ağır bakımların kapasite hududuna ulaştığını; buradaki birçok hastanın diğer hastanelere nakledilmek durumunda kaldığını söyleyen Merkel, salgının frenlenmesini sağlayacak tedbirlerin değerine vurgu yaptı.

Aşı konusunda yasa çıkarılarak bunun tüm vatandaşlar için yükümlülük haline getirilmesi davetlerini kıymetlendiren Merkel, ağır ikna eforlarına karşın aşı olanların oranını olması gereken seviyeye çıkartamadıklarını söyledi. “Mecliste oy verme hakkım olsaydı, bu yükümlülüğün kabulünden yana oy kullanırdım” dedi.

8 Aralık’ta başbakanlığı devralması beklenen Olaf Scholz ise konuşmasında hastanelerin ağır bakımlarında çok büyük acılar yaşandığına işaret etti; şimdi aşı olmamış şahıslara “lütfen aşı olun” davetini yineledi.

Basın toplantısında konuşan Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Başbakanı Hendrik Wüst de durumun çok önemli olduğunu; Almanya’da sıhhat sisteminin İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana bu derece ağır bir sınamayla karşı karşıya kalmadığını söyledi.

Almanya’da Covid-19 hadise sayılarındaki dert verici artış sürüyor. Robert Koch Ensitüsü’nün (RKI) Perşembe günü açıkladığı bilgilere nazaran son 24 saatte görülen hadise sayısı 73 bin 209 olurken, 388 kişi de koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti.

Yeni kararlar ne öngörüyor?

Bundan bu türlü ülke genelinde dükkanlara, alışveriş merkezlerine, restoranlara, sinema, kültürel aktiflik ve spor salonlarına girişte, “2G” kuralı olarak isimlendirilen, aşılanmış ya da güzelleşmiş olduğunu kanıtlama kaidesi uygulanacak. Gerekli kontrolün yapılmasından ilgili işletmeler sorumlu olacak.

2G kuralı sırf temel gereksinim gereçlerinin satıldığı süpermarketlerde ve eczanelerde uygulanmayacak. Buralarda müşteriler icin maske takma mecburiliği devam edecek.

Son periyotta okullarda hadise sayısının artması nedeniyle, artık tüm sınıflarda öğrenciler için maske takmak mecburî olacak.

Spor ve kültürel etkinliklere sınırlamalar

Hükümetin belirlediği yeni kurallar, açık havada düzenlenecek spor ve kültürel etkinlikler için de yeni sınırlamalar getiriyor.

2G kuralına bağlı kalmak ve tıbbi maske takmak şartıyla, açık havada en fazla 15 bin kişinin iştirakiyle aktiflik düzenlenebilecek. Seyirci kapasitesinin en fazla yüzde 50’si kullanılabilecek.

Kapalı yerlerde yapılacak büyük etkinliklere de kısıtlamalar getirildi. Buna nazaran lakin iç yer kapasitesinin yüzde 30’u kullanılabilecek, etkinliklere en fazla 5 bin kişi katılabilecek. Olay sayısının yüksek olduğu eyaletlerde etkinlikler iptal edilecek, futbol müsabakaları üzere spor aktiflikleri de seyircisiz yapılacak.

Yılbaşı gecesi de alanlarda kalabalık kutlamaların yapılmasına müsaade verilmeyecek.

Koronavirüs olaylarının çok fazla arttığı eyaletlerde, çok daha katı tedbirler uygulanacak. Olay sayısının bir haftada 100 bin bireyde 350’yi geçmesi durumunda, bu eyaletlerde barlar, gece kulüpleri kapatılacak.

Gerekli görüldüğü takdirde, “2G -Plus” denilen kural da devreye sokulabilecek. Buna nazaran iç yerlerdeki etkinliklere katılacak olanların, aşılı ya da hastalığı atlatmış olmaları da kâfi sayılmayacak. Bu evraklara ek olarak, negatif bir test sonucunu da ibraz etmeleri istenecek.

Aşı olmayanların toplumsal temasları sonlandırıyor

Yeni tedbirlerle, yalnızca kalabalık toplumsal etkinlikler değil, özel kutlamalara ve bir ortaya gelmelere de sınırlamalar getirildi.

Vatandaşların konutta ya da dışarda bir ortaya gelmek istedikleri şahıslar ortasında, aşı olmamış olanların da olması durumunda, yeni sınırlama kuralları uygulanacak.

Bu türlü bir durumda, bir haneden bireyler, başka bir haneden en fazla iki bireyle bir ortaya gelebilecek. 14 yaşından küçük çocuklar bu sınırlamadan istisna tutulacak.

Aşılanma oranları artırılacak

Hükümetin yeni planı, daha sıkı tedbirlerin yanısıra, koronavirüse karşı aşı kampanyasına da sürat vermeyi öngörüyor. Birinci doz aşısını olmak isteyen kadar, mühleti gelen ve ikinci ve üçüncü doz aşısını olmak isteyenler için de gerekli tüm çalışmaların yapılacağı vurgulandı.

Bu kapsamda Covid-19 aşısını yapabilecek bireylerin kapsamının genişletilmesi de kararlaştırıldı. Kısa vadede, bu yetkinin hekimler tarafından eczacılar ve yaşlı bakım meskenlerinde çalışan uzman sıhhat çalışanlarına verilmesi öngörülüyor. Ayrıyeten yapılacak bir yasal düzenleme ile salgın mühletince, eczacılar ve diş tabiplerine de aşı yapma müsaadesinin verileceği belirtiliyor.

Hükümet, Noel’e kadar ülke genelinde yaklaşık 30 milyon doz aşı uygulamasını gerçekleştirmeyi hedefliyor. Başbakanlık’ta kurulan yeni kriz masasının bunun için gerekli adımları atması, yaşanabilecek problemleri süratlice tahlile kavuşturması amaçlanıyor.

Federal hükümet, yaşlı ve bakım konutları ile hastanelerde çalışanlar başta olmak üzere kimi mesleklere aşı olma yükümlülüğü getirmek için de adımlar atacak. Genel bir aşı mecburiliği ise federal mecliste karara bağlanacak.

Gözler Federal Meclis’e çevrildi

Alman siyasetçiler bugüne kadar genel bir aşı zorunluluğuna kuşkuyla yaklaşmış; bu mevzuda yasal bir adım atmaktan kaçınmıştı.

Fakat nüfusun 75’ten fazlasının aşılanması gayesine ulaşılamaması, Covid-19 hadise ve vefat oranlarında yaşanan büyük artış, hükümetin bakışında değişikliğe yol açtı ve birinci adımlar da atılmaya başladı.

Angela Merkel’den başbakanlığı devralmaya hazırlanan Olaf Scholz, bu ay mecliste oylamaya sunulacak yasal düzenlemeye ait, “Biz Federal Meclis milletvekillerinin genel bir aşı yükümlülüğü konusunda vicdani kararlarını verebilmelerinin yolunu açıyoruz” dedi. Scholz, kabul edilmesi halinde bu düzenlemenin önümüzdeki yıl Şubat ayında yürürlüğe girebileceğini kaydetti.

Alman Hasta Güvenliği Vakfı ise genel bir aşı zorunluluğunun uygulanmasında önemli zahmetler bulunduğuna işaret ediyor. Vakfın lideri Eugen Brysch, siyasi karar alıcıları salgınla gayret için gerekli önlemleri almakta geç kalmakla eleştirirken, aşı zaruriliği için mali ve lojistik bakımdan gerekli altyapının oluşturulmak zorunda olunduğunu, üçüncü doz aşıların uygulanmasında bile zahmetler yaşandığını söyledi.

Aşılamanın az olduğu eyaletlerde vefatlar artıyor

İstatistikler, aşılamanın düşük olduğu Bavyera, Thüringen ve Saksonya üzere eyaletlerde koronavirüse bağlı mevt oranlarının daha yüksek olduğunu gösteriyor.

Münih Ludwig-Maximilians Üniversitesi İstatistik Enstitüsü’nün yayımladığı “Korona Haritası” bunu gözler önüne seriyor.

Aşılama oranlarının düşük olduğu Thüringen eyaletinde bir haftada Covid-19 kaynaklı vefatlar, aşılama oranının en yüksek olduğu Bremen’e kıyasla altı kat daha fazla. Tekrar aşı olanların daha düşük olduğu Bavyera eyaletinde de Bremen’a kıyasla ölenlerin oranı üç kat daha fazla.

Almanya, koronavirüse karşı aşılama konusunda hâlâ birçok AB ülkesinin gerisinde bulunuyor. Portekiz’de nüfusun yaklaşık yüzde 88,5’i, İspanya’da yüzde 81’i, İtalya’da yüzde 78,’i en az bir doz aşı olurken Almanya’da bu oran yüzde 71,6 seviyesinde bulunuyor.