• DOLAR
  • EURO
  • ALTIN
  • BIST
Böbrek yetmezliğinin en yaygın emareleri

Böbrek yetmezliğinin en yaygın emareleri

[ad_1]

Ciddi komplikasyonlara yol açan ve ileri aşamalarda ölümle sonuçlanabilen böbrek yetmezliğinin emarelerini zamanında fark edebilmek tedavi için oldukca büyük ehemmiyet taşıyor.

Böbrek yetmezliğinin en yaygın belirtileri

Böbrek yetmezliği, böbreklerin düzgüsel işlevlerini yerine getirememesi durumudur. Kronik böbrek yetmezliği ise ileri yaştakilere özgüdür, iyileşemez, sadece bir çok durumda düzgüsel bir yaşamla uyumlu hale getirilebilir.

Öte taraftan akut böbrek yetmezliği doğru ve zamanında tedavi ile geri döndürülebilir, sadece hızla ilerlerse ölüme bile yol açabilir. Teşhis için çeşitli testler gerekir.

Böbreklerin artık vücuttaki su dengesini ve tuz seviyelerini filtreleme ve koruma  işlevlerini yerine getirmemesi durumu böbrek yetmezliğidir. Böbrek yetmezliği, akut böbrek hasarı olarak da malum akut böbrek yetmezliğini ifade eder. Kronik biçim ise kronik böbrek hastalığı ve böbrek yetmezliği olarak adlandırılır.

Akut böbrek yetmezliğinde emareler ansızın ortaya çıkar. Derin bitkinlik, ödem, hipertansiyon ve zihinsel karmaşa görülebilir.

Uygun zamanda ve uygun şekilde tedavi edilmezse, diyaliz yada organ nakli gerektiren böbrek fonksiyonlarında geri dönüşü olmayan kayıplara yol açabilir. Doğru bir müdahale ile birçok durumda iyileşmek mümkündür.

Kronik böbrek yetmezliğinde ise emareler neredeyse aynıdır, sadece zaman içinde kademeli olarak ortaya çıkar.

Böbrek yetmezliğinin en yaygın belirtileri #1

Böbrek yetmezliği emareleri

Böbrek yetersizliğinin akut yada kronik olmasına bağlı olarak emareler ansızın yada zaman içinde ortaya çıkar. İlerleme kademeli olduğunda, hastalar ilk emareleri öteki hastalıklarla karıştırabilir.

Böbrek fonksiyonundaki düşüş, yorgunluğa ve halsizliğe neden olur. Akut böbrek yetmezliğinde devamlı uyku hali varken, kronik böbrek yetmezliğinde uykusuzluk ile ilgili problemler olabilir.

Sıvılar uygun şekilde atılmadığı için bacaklarda, ayaklarda, göz altlarında ve ellerde su tutulması meydana gelir ve bu bölgelerde şişlik görülür. Akciğerlerde sıvı birikirse (akciğer ödemi) nefes almak zorlaşır ve hastanın yaşamı tehlikeye girebilir.

Böbreklerin kanı temizleyememesi, dolaşımda zararı dokunan maddelerin kalmasına niçin olur. Bu, beyin şeklinde duyarlı organlar için tehlikeli olan genel zehirlenmeye neden olur. Zihinsel karmaşa ve ağır vakalarda koma ortaya çıkabilir.

Böbrek yetmezliğinde vücudun değişik bölümlerindeki tuz konsantrasyonu sıhhatli oranlarda olmaz ve bu da kramplara ve istemsiz kas kasılmalarına niçin olur.

Böbrekler olması gerekenden daha azca çalışıyorsa üretilen idrar miktarı normalden düşük ve rengi daha koyu olur.

Kronik böbrek yetmezliğinde yoğun kaşıntı, tırnaklarda değişimler ve hipertansiyon görülür. Böbrek yetmezliği her yaşta ortaya çıkabilirken, kronik böbrek hastalığı böbrek sorunları olan yaşlıların tipik bir hastalığıdır ve 65 yaşından sonrasında ortaya çıkar.

Hastalığın direkt genetik sebepleri yoktur, sadece genetik kökenli bozukluklardan kaynaklanabilir. Bazı idrar yolu bozuklukları düzeltilmezse tekrarlayan böbrek enfeksiyonlarına niçin olabilir ve böbrek fonksiyonlarında düşüşe niçin olabilir. Polikistik böbrek ve tip 1 diyabet böbrek yetmezliği riskini artıran doğuştan gelen bozukluklardır.

Böbrek yetmezliğinin en yaygın belirtileri #2

Böbrek yetmezliğinin sebepleri

Aldıkları kan miktarı yetersiz olduğunda, böbrekler akut yetmezliğe girebilir. Bu, çeşitli nedenlerden dolayı oluşur:

– Dolaşımdan kan çeken oldukca fazla kanama.

– Devasa yükseklikte ve uzun soluklu ateş yada yanık sebebiyle dehidrasyon durumu.

– Kalp yetmezliği, kalbin damarlardan kan pompalama kabiliyetini kaybetmiş olduğu ve dolaşımın yavaşladığı bir hastalık.

– Şiddetli bir alerjik tepki sebebiyle anafilaktik şok yada bir enfeksiyondan meydana gelen septik şok. Bu durumlar kan basıncını hızla düşürür, gerilim düşer ve böbrekleri tıkar.

Böbrek fonksiyonu bir otoimmün hastalık yada tümör sebebiyle de kaybedilebilir. Yada bir damarı tıkayan trombüsün varlığı sebebiyle yada bir enfeksiyon sebebiyle de akut böbrek yetmezliği ortaya çıkabilir.

Bazı ilaç zehirlenmeleri de böbrek yetmezliğine niçin olur. Riskli ilaçlar içinde bazı kanser ilaçları, çeşitli antibiyotikler, lityum ve antienflamatuarlar bulunur. Zehirlenme, ağır metaller yada bilinçsiz kullanılan ilaçlar sebebiyle böbrek fonksiyonu bozulabilir.

İdrar yolu bozuklukları da ciddi hasara niçin olabilir. Mesela idrarın fizyolojik olarak akmasını engellemiş olan bir kitle (taş yada tümör) olduğunda böbrek hasar alabilir. Benzer şekilde, büyümüş bir prostat (prostatik hipertrofi) idrarı hapsederek idrar yolunu sıkıştırabilir ve böbrek yetmezliğini tetikleyebilir.

Böbrek yetmezliğinin en yaygın belirtileri #3

Böbrek yetmezliğinin evreleri

Kronik böbrek yetmezliği olan hasta, tedavinin gelişimini ve etkinliğini değerlendirmek için vakit içinde izlenmelidir. Bu amaçla en sık kullanılan testler idrar kreatinin, idrar nitrojen ve sodyum, kan gazı analizi ve natriüretik peptid tip B (BNP) testleridir.

Amaç, ilaç tedavisi ve yaşam seçimi değişiklikleriyle böbrek fonksiyonundaki düşüşü yavaşlatmaktır.

Hastalığın evresini sınıflandırmak için kullanılan parametre glomerüler filtrasyon hızıdır (GFR):

Aşama 1: Düzgüsel yada hafifçe artmış GFR ile böbrek hasarı (semptom yok).

Aşama 2: GFR’de hafifçe bir azalma ile böbrek hasarı (semptom yok).

Aşama 3a: GFR’de orta derecede azalma (45-59 mL/dak).

Aşama 3b: Anemi ve asidoz ile ilişkili olabilen GFR’de (30-44 mL/dk) orta derecede azalma.

Aşama 4: Ön diyalizin başlatılmasını gerektiren GFR’de (15-29 mL/dk) ciddi azalma.

Aşama 5: Diyaliz yada böbrek bakli lüzumlu olduğu son aşama (GFR 15 mL/dk’dan azca).

Akut böbrek yetmezliğinde ise belirleyici yön zamandır. Tedavi doğru olsa bile geç başlanırsa istenen sonucu vermeyebilir. Bu durumlarda hasta böbrek fonksiyonunu geri kazanamayabilir ve bundan dolayı diyalize yada nakile gerekseme duyabilir.

Bundan dolayı yaklaşım çokludur ve şunlardan oluşur:

– Dolaşımdaki toksin seviyelerini derhal azaltmak için geçici diyaliz sistemleri ile bile filtreleme aktivitesinin restorasyonu.

– Altta yatan nedenin tedavisi.

– Hastanın yaşamı için riskli sonuçlara müdahale (akciğer ödemi, elektrolit dengesizlikleri, kan asidoz).

– Tuz ve su dengesi izlenir. Hasta susuz kalmışsa (işaret fena kokulu idrar olabilir) verilir ve ayaklarında, bacaklarında, ellerinde ve gözlerinde şişlik var ise diüretikler verilir.

Böbrek yetmezliğinin en yaygın belirtileri #4

Böbrek yetmezliğinde beslenme ipuçları

Beslenme böbrek sağlığının korunmasında oldukca mühim bir rol oynar. Yenilen ve içilen her şeyin kalitesi ve miktarı böbreklerin yapması ihtiyaç duyulan iş miktarını belirler.

Böbrek yetmezliği olan kişiler için kişiselleştirilmiş bir rejim oluşturan bir beslenme uzmanına danışmak gerekir. Sadece, her durumda geçerli ve yasak gıdalar vardır.

Sıhhatli bir kiloya ulaşmak ve bunu korumak önemlidir ve değiştirildiğinde böbrekler için riskli metabolik sorunlara işaret edebilecek tüm parametreler, kan şekeri, kolesterol ve trigliseritler denetim altında tutulmalıdır.

Tuzu azaltın

Tuz miktarını mümkün olduğunca azaltmak gerekir. Tüketilen tüm hazır gıdalar büyük miktarlarda tuz ihtiva eder. Masaya oturduğunuzda bunu dikkate almanız gerekir. İşlenmiş gıdalar azaltılmalı ve yiyecek masasında tuzluk kullanılmamalıdır.

Ek olarak tuzun yerini alabilecek limon suyu, baharatlar ve tatlandırıcıların kullanılması da faydalıdır. Bulyonlar, işlenmiş etler ve salamuralar tüketilmemelidir.

Proteini sınırlayın

Sıhhatli bir rejimde, kafi protein alımı şarttır, sadece aşırıya kaçmak problem oluşturabilir. Proteinlerin sindirimi, normalde idrarla atılan, sadece böbrek rahatsızlığı olan kişilerde kanda biriken toksik bir madde olan üre üretir.

Et, balık ve süt ürünleri tüketiminin azaltılmasının yanı sıra, tıbbi amaçlı, üretilen hususi protein içermeyen gıdaların kullanılması gerekebilir.

Fosfor

Ek olarak kuru baklagiller, kuruyemişler, çikolata, kakao, peynir, karaciğer ve yumurta sarısında bulunan fosfor alımını sınırlamak gerekir.

Taze meyve ve sebzeler, potasyum bakımından varlıklı olduklarından ileri evre hastalık durumları haricinde serbestçe yenebilir.

Kafi su için

Ne kadar ve hangi su içilmelidir? İleri aşamalarda doktorlar, hastaların susuzluğu gidermek için kesinlikle lüzumlu olan hacimde minimum düzeyde mineralli su (şu demek oluyor ki oldukca azca çözünmüş tuz içeren) içmelerini tavsiye eder.

Bunun haricinde sıhhatli kişiler günde 8-10 bardak su içmelidir.

[ad_2]
Kaynak: webhane.com

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN