Ankara’da Akran Zorbalığını Önlemede Bütüncül Okul Yaklaşımı Çalıştayı düzenlendi. 

Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, çalıştayın açılışında konuştu.

Bakan Özer, son zamanlarda akran zorbalığı ile ilgili basında görünürlüğün artmaya başladığını belirterek, “Görünürlüğün artması, eğitim sistemimizde, okullarımızda yaygın bir akraba akran zorbalığı olduğu anlamına gelmiyor. Böyle bir durum yok.” dedi.

Eğitim sisteminde, 19 milyon 150 bin talebe ile 1 milyon 200 bin öğretmenin bulunduğuna dikkati çeken Özer, tekil vakalar art arda verildiğinde zihinde yaygın bir davranış algısının ortaya çıktığını belirtti.

“Bir olay varmış benzer biçimde idrak oluşmasına fırsat vermememiz lazım”

Genel anlamda fena olayların haber yapıldığını, sadece başarıları görünür kılmanın mühim bulunduğunu özetleyen Özer şunları belirtti: 

“Bir söz var, ‘Kırk kere söylersen olur’ diye. Niye? Şundan dolayı yeniden ettikçe o zihinlerde algıyı şekillendiriyor. Onun için bizim cemiyet olarak, medya olarak, toplumsal medya kullanıcıları olarak bu şekilde tekil, yaygın olmayan kötülükleri o mecralarda yaygınlaştırarak toplumda sanki ciddi bir olay varmış benzer biçimde idrak oluşmasına fırsat vermememiz lazım.”

“Sıhhatli eğitim sistemimiz olacak”

Bakanlık olarak okula ağırlık verdiklerini vurgulayan Özer şu sözleri söylemiş oldu: 

“Sıhhatli ve güvenli bir okulun iklimini inşa edebilirsek o ortamda öğrenme, maksimum verimlilikle gerçekleşebilir. Onun için devamlı okulu güçlendirecek, destekleyecek, ayakları üstünde duracak mekanizmaları inşa etmeye çalışıyoruz. Akran zorbalığı, oradaki yaşantının bir parçası yalnız. Bu iklimi güçlendirirsek oldukca daha sıhhatli eğitim sistemimiz olacak, oldukca daha sıhhatli okul iklimi inşa etmiş olacağız.”

“Okulda sertlik var diyorsak evde de vardır”

Değerler eğitimine ilişkin de konuşan Özer, “müfredatı değiştirerek değerlerin inşa edilmesiyle ilgili görüşün doğru olmadığını” kaydetti.

Bir değerin davranışa dönüştüğü süre öğretici bulunduğunun altını çizen Özer şunları altını çizdi: 

“Her şeyi yaşama dönüştürecek, yaşam pratiklerini güçlendirecek bir akışkanlığı sağlamamız lazım. Her vakaya ayrık değil bütüncül bir halde ana resmi görecek şekilde bakmamız lazım.
Eğer okulda sertlik var diyorsak evde sertlik var anlamına gelir, toplumda sertlik var anlamına gelir. Bu da oldukca iddialı bir şey olur. Aslolan şey, koruyucu önlemdir. Ortaya çıkmasını engelleyecek mekanizmaları sistemin içine enjekte edebilmektir.” ifadelerini kullandı.

“Mühim olan o zorbalığın ortaya çıkmaması”

Özer, akran zorbalığı ile ilgili görünürlüğün artması üstüne okulları oldukca daha sıhhatli bir ortama kavuşturabilmek için ilk olarak Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde değişikliğe giderek akran zorbalığını ilk kez disiplin cezalarının içine koyduklarını hatırlattı.

Bunun tek başına bir anlam ifade etmediğini özetleyen Özer şunları beyan etti: 

“Mühim olan o zorbalığın ortaya çıkmaması. Elbet burada akran zorbalığı diyor fakat dikey zorbalıklara da bakmamız lazım. Şu demek oluyor ki yalnız öğrencinin öğrenciye, öğretmenin öğretmenine değil, öğretmenin öğrenciye, öğrencinin öğretmene karşı dikey zorbalıklarının da olmadığı, sıhhatli bir okul iklimi inşa etmek durumundayız.”

“Son 20 bin atamanın, 7 bin 503’ü okul öncesi öğretmenlerden oluşuyor”

Bu hizmetlerin okullarda rehber öğretmenlerle sağlandığını belirten Bakan Özer, bir müjdeyi paylaşmak istediğini belirterek şu şekilde devam etti:

“Her öğretmen atamasında öncelik verdiğimiz alanlarımız var. Sözgelişi 2022’de okul öncesi eğitime oldukca büyük ağırlık verdik. Son 20 bin atamanın, 7 bin 503’ü okul öncesi öğretmenlerden oluşuyor.
Şundan dolayı o şekilde bir politikamız var. Sahada sayıyı artırıyoruz, o süre öğretmen de istihdam etmemiz lazım. Kısa sürede İçişleri Bakanlığımızla bir çalışmaya başladık. Bilhassa bağımlılıklarla mücadeleyle ilgili oldukca ciddi bir seferberliğe başladık.
Ve hedefimiz iki ay içinde kısaca şubatın sonuna kadar 19 milyon öğrencimizin tamamını, öğretmenlerimizin tamamını ve ilave 5 milyon veliye ulaşarak 25 milyon vatandaşımıza bağımlılıkla ilgili bir farkındalık ve önleyici davranış üretecek destekleyici mekanizmalarla ilgili eğitimleri uygulamaya başladık ve başarı göstermiş bir halde de gidiyor.
Bu gereksinimler, rehber öğretmen ihtiyacını da bununla beraber getiriyor. Onun için 2023 öğretmen atamasında rehber öğretmenlerimize her okulda minimum bir tane rehber öğretmen olacak şekilde öncelik vermeyi planlıyoruz.”